İnce Telli Saçlar için Şampuan

Bileşimi;

• Sodium L-Pyrrolidone Carboxylate
• Sodium Lactate
• L- Arginine
• L-Alanine
• L-Aspartic Acid
• L-Pyrrolidone Carboxylic Acid
• Glycine
• L-SerineL-Valine
• L-Proline
• L-Proline
• L-Threonine
• L-Isoleucine
• L- Histidine
• L-Phenylalanine.

• İnsan vücudunda önemli bir role sahip olan Arginine Aminoasiti ile, saç büyümesini destekler. Saçı yeniden yapılandırarak, güçlü ve hızlı büyümesine yardımcı olur.
• Bileşimindeki Alenine ile saçtaki suya etki eden yüzey artar ve saçlar güçlenerek dış etkilere karşı direnç kazanır.
• Histidine ve Phenylalanine aminoasitlerinin etkisiyle saçın gücünü ve direncini arttırır.
• Sodium Lactate sayesinde saç kuruluğunu gidererek saçın yumuşak olması için katkı sağlar.
• Sodium PCA ile saçları güçlendirirken, boyalı saçlardaki renklerin korunmasına yardımcı olur.

• Aynısafa çiçeği Saponin,
• Karoten,
• Acı esans,
• Uçucu yağ,
• Sterol,
• Flavonit ve yapışkan bitki sıvısını içerir.

• Antiseptik özelliğe sahip olan Calendula,  özellikle hassas cilde sahip olanlar için saç derisinde koruyucu niteliğindedir.
• Saç derisinin onarılmasına yardımcı olur ve cildi hızla yapılandırarak dış etkilere karşı korur.
• İçerdiği Flavonoidlerle saçları besleyerek saç kaybını önlemede etken bir rol oynar.

Bileşimi;

• Balın ilk akla gelen özelliği tatlı olmasıdır. Bunun sebebi balın içindeki üç şekerdir. Fruktoz (% 34),
• Sakkaroz (%2)
• Levuloz (meyve şekeri % 40) bundan başka balın % 17 ‘si Su geri kalan % 7'lik bölümü ise Demir, Sodyum, Kükürt, Magnezyum, Fosfor, Polen, Manganez, Alüminyum, Gümüş, Albumin, Dekstril, Azot, Protein ve Asitlerden oluşur

Faydaları;

• Bal nem tutcu özelliği sayesinde nem kaybını önleyerek saç gelişimine fayda sağlar.
• Bal, mükemmel bir dengeleyicidir, saça yumuşaklık ve pürüzsüzlük katar. Saç köklerinin ve aynı zamanda saç derisinin sağlık kazanmasını sağlar.
• Antiseptik ve Antibakteriyel özelliği sayesinde, mantar sorununa karşı cildi korur. Bununla birlikte kepek ve kaşıntı gibi saç derisi rahatsızlıklarının oluşumunu azaltır.
• İnsan vücudunu etkileyen birçok mikroorganizma Bal sayesinde yok olur.
• Bal içinde bakteri barındırmamakla kalmaz aynı zamanda bir bakteri yok edici olarak kullanılır. Örneğin Antibiyotiklere karşı dirençli olduğu bilinen MRSA ( Metisiline Reziztans Staf Aureus) bakterisinin Bala karşı koyamadığı tespit edilmiştir.

Beyaz söğüt ağacı, dünyanın pek çok ülkesinde, özellikle de dere kenarlarında yetişen bir ağaç olması ile bilinmektedir. Beyaz söğüt ağacının boyu, 11 ile 25 metre arasında değişebilmektedir. Beyaz söğüt, ağrı kesici olarak, insanlık tarihinin başlarından bu yana yararlanılan bir bitki olarak bilinmektedir.

Faydaları;

• Doğal salisilik asit kaynağı olan Beyaz Söğüt Kabuğu Ekstresi saç derisine antimikrobiyal etki göstererek pul pul dökülmeleri önler.
• Hücresel yenilenme oranını arttırdığından dolayı, saç derisindeki ölü hücrenin ciltten uzaklaştırılmasını sağlar. 
• Kuru ya da problemli cilt sorununun meydana gelmesini önlemeye yardımcı olur. 
• Aspirinin ana maddesi niteliğinde olduğundan dolayı ağrı kesici özelliği vardır. 

İçeriği;

• Biotin, suda çözünebilen B grubu vitaminlerinden B7 vitaminidir. Vitamin H, CoenzymeR, Biyotin ve Bioepiderm olarak ta isimlendirilir.

• Saçın anajen süresini uzatarak saç dökülmesini en aza indirger ve saç kaybını önler.
• Saçın rengini veren Melanin i salgılayan Melanoksitleri uyararak saç beyazlamasını geciktirir.
• Saçtaki Keratin yapısının kalitesini arttırarak saçların koparak dökülmelerini engeller.
• İçerdiği zengin vitaminlerle saçı besleyerek saç telini kalınlaştırır ve saça dolgun bir görünüm kazandırır.
• Beslenen saça esneklik sağlar ve saçlar daha kolay şekil alır.
• Anti-aging etkisi ile saçın daha kısa sürede uzamasını sağlar.
• Kuru saçlarda yağ sentezini arttırarak dış etkilere karşı saça doğal bir koruma sağlar.

• Çörek otu, %21 Protein,
• %38 Karbonhidratlar
• %35 bitkisel yağlar
• Nigellon
• Thymoquinon
• Linoleik asit, Oleik asit, Palmitik asit,
• Kalsiyum, Sodyum, Potasyum, Demir, Çinko, Bakır, Magnezyum, Selenyum, Fosfor
• A vitaminİ, B vitamini ve C vitamini

• Anti oksidan özellikte olduğundan saçın direncini arttırarak dış etkilere karşı korunmasını sağlar ve kepeği önlemede yardımcı olur.
• İçeriğindeki,  Linoleic asit(Omega-6, Omega-3), Oleic asit, Palmitic asit, Vitamin A, Vitamin B, Vitamin B2, Niasin, Vitamin C ve zengin mineraller ile saçlar beslenir ve saç kaybı sorununa yardımcı olur.
• Uyarıcı etkisi ile saçların büyüme hızına destek olur.
• İltihap oluşumunu engelleyici etkisi vardır.

• Dulavrat otunun rizomu (kökgövdesi) ve yapraklari inülin, uçucu yağ, tanen, acı glikozitler, mikrop kırıcı bazı maddeler ile alkaloitleri içerir.

• İçeriğindeki A vitamini ve Yağ asitleri ile saç derisini besler. Ayrıca  kan dolaşımını hızlandırarak saçın büyümesine yardımcı olur.
• Sebum kontrolüne yardımcı olur ve saçların yağ dengesini sağlar. Yağlı ve akneli ciltlere iyi gelir.
• Deri sorunlarının tedavisinde etkili olur. Egzama ve sedef hastalıklarına karsı iyileştirici etkilere sahiptir.

Ginseng in önemi gelişen teknoloji ile laboratuvar şartlarında yapılan araştırmalar sonucu daha da iyi anlaşılmış, sadece sağlık alanında değil, kozmetik alanında da önemini hissettirmiştir.

Bileşimi;

• Ginsengin içindeki tıbbi bileşikler toplu olarak insan steroid hormonlarına benzer özelliklere sahip steroid benzeri bitki bileşikleri olan ginsenositler olarak bilinmektedir. Ginsenositler, triterpenik saponositler, panaxosidesitler, panaxatnol, D grubu vitaminler taşımaktadır.
• Chicago Üniversitesi'ndeki Bitkisel Tıp Araştırma Tang Merkezi göre, 20'den fazla Ginsenosit tespit edilmiştir.
• Panax Ginseng bulunan diğer kimyasal bileşenler B vitaminleri, uçucu yağ, flavonoidler ve peptidleri içermektedir.

• İçerdiği zengin minerallerle saç derisinde nem dengesi sağlandığından saçlar, sertliğini yitirip yumuşaklık kazanır.
• Hücrelerin yenilenmesine yardımcı olarak, saç kök hücrelerini canlandırıp incelen saçlara güç kazandırır ve saçların büyümesine yardımcı olur.
• D grubu vitaminler içerdiğinden saçların eksik olan vitamin ihtiyacını karşılayarak saçlara hacim ve parlaklık kazandırır.
• Aminoasit türevleri yeni hücre büyümesini teşvik etmek için, hücre içinde haberci proteinleri olarak hareket ederler.
• Ginseng'in tüm şifalı bitkiler içerisinde en etkili adaptogen (strese karşı direnci artıran bir ajan) olduğu düşünülür
• M.S 1. yüzyıla ait bir Çin metnine göre; Ginseng, zihni güçlendirici, irfan ve bilgeliği artırıcı bir şifalı bitki olarak tanımlanmakta ve düzenli kullanımının yaşam süresini artıracağı belirtilmektedir.

Keratin, vücudumuzun birçok bölgesinde çapraz bağlı sarmal yapıda bulunan lifli bir proteindir. Ayrıca Keratin, saç, deri ve tırnak da bulunan ana maddedir. 

Bileşimi;

• Sülfür: Keratini oluşturan polipeptid zinciri Sülfür köprüleri ile birbirine bağlanır. Saçlar, birbirine sülfür köprüleri ile bağlanan Keratin moleküllerinden oluşur.
• Hidrojen: Saçlara esneklik kazandıran Keratin deki hidrojen bağlarıdır. Hidrojen iyonları konumları ile saça parlaklık kazandırır.
• Cystein: Di sülfit bağlarıyla bağlanan çapraz bağlar sert yapıda olan Cystein e dönüştürülerek saça sertlik ve dayanıklılık katar.
• AC Keratin Hydrolsate: Keratin in yapısında bulunan Yağ Asitleri ve Protein tabakasının yoğunlaşmasını gidermek için Alkali maddelerle yumuşatılır ve AC Keratin Hydrolsate 30 a dönüştürülür. Keratin yüksek kristalin bir yapıda olduğundan Keratin hidroliz edilerek saçta ve ciltte Keratin Hydrosate olarak bulunur. AC Keratin Hydrolsate 30 bileşimi sayesinde saç daha parlak ve yumuşak bir doku kazanır.

Faydaları;

•  Keratinler, içeriğindeki Disülfit bağları ile çapraz bağlanarak saça sert kristalin özelliği verir, bu özellik sayesinde saçlar dışarıdan gelen darbelere karşı korunur. Saçın yapısındaki Disülfit bağlarının konumu saça dalgalı ya da düz şeklini verir ve bu bağların konumunu değiştirilerek saça şekil verilebilir.
• İçeriğindeki Hidrojen bağları sayesinde saç moleküllerine tutunarak saçlara yansıma özelliği katıp saçların doğal bir parlaklık kazanmasını sağlar.
• Saçtaki yoğunlaşmış yağ asitleri ve biriken proteinler Alkaline ve enzimatik hidrolizin bileşimi ile saç yüzeyine yayılır ve AC Keratin Hydrolsate 30 oluşarak yüksek molekül yapısındaki keratin faydalı hale getirilir . AC Keratin Hydrolsate 30 sayesinde yağların taşınması ve tahrişi büyük ölçüde azaldır.
• Labaratuvar şartlarında SLS çözeltisi ile yapılan çalışmalarda tahrişlerden oluşan kızarıkların gözle görülür ölçüde azaldığı tespit edilmiştir.

Faydaları;

•  Aminoasit metabolizmasını etkileyerek saç derisini onarır ve kepek sorununda etkili bir çözüm sunar.
•  Niacinamide aktivitesini tetikleyerek saç gelişimini hızlandırır ve saçların güçlenerek hacim kazanmasına yardımcı olur.

 Bileşimi;

• Dış yüzeyi %20 Betulin ile kaplıdır.
• Ana bileşenleri tomurcuklarındaki yağda bulunan α-copaene (~10%), Germacrene D (~15%) ve δ-cadinene (~13%) dir.

• Bileşimindeki Betulin ve Betulinic Asit sayesinde mikrobiyal etkilere karşı saç derisini korur.
• Arındırıcı etkisi ile kepek probleminin giderilmesinde yardımcı olur.
• Mikrop kırıcı özelliği sayesinde kandaki mikrobiyal etkileri azaltarak temizleme görevi üstlenir.
• Vücutta biriken fazla su ve tuzun atılmasına yardımcı olur.
• Anti mikrobiyal etkisi ile sedef, egzama gibi cilt rahatsızlıklarının tedavisine yardımcı olur ve cildi korur.
• Ağrı giderici etkisi vardır.

İçeriği;

• Yaprakta, Flavon, C vitamini, Demir, Mineral tuzlar, Bitki asitleri, Beta sitosterin, Amine(histamin)
• Tohumda, Müsilaj, Proteinler, Sabit yağ, Carotinoid, Clorophyll
• Kökte, Tanen, Sterolen, Sterylglucosid, Lignan

• Cilde Aminler ve Folik asit kaynağı sağlayarak yıpranan ve kırılan saçları onarır.
• Saça canlılık ve parlaklık kazandırarak saç hacminin artmasını sağlar.
• Egzama ve cilt rahatsızlıklarında kanamayı durdurucu etkisine sahip olduğundan saç derisinde oluşabilecek bu gibi tehditlere karşı cildi korur ve rahatsızlıkları tedavi eder.
• Zengin içeriği ile beslenip korunan saçlar fark edilebilir bir hızla büyür.
• İyi bir Saç toniği olan ısırgan saçların cansızlaşmasını önler ve saçları yumuşatarak parlak görünmelerini sağlar.
• Saç derisindeki güçlü onarım etkisiyle kepek oluşumunu tedavi eder ve saç derisini korur.
• Boyalı saçlarda içerdiği pigmentler sayesinde saçın sahip olduğu rengin korur.

• Uçucu yağlar                     
• Timol
• Karvakol
• Linalol
• Linolil asetat
• B-complex vitaminleri
• β-karoten
• Folik asit
• Flavonoidler

• Bileşimindeki B-complex vitaminleri ile yıpranan ve kırılan saçlarda onarıcı ve koruyucu etki yaratır.
• İçeriğindeki  β-karoten ve Folik asit sayesinde, saçların daha canlı ve güçlü görünüm kazanmasına yardımcı olur.
• Bileşimindeki Flavonoidler sayesinde mantar ve bakteri oluşumunu engeller ve kepek sorununun çözülmesinde etkilidir.

 İçeriği;

• Antioksidantlar; Aspalathin ve nothofagin
• Fenolik bileşikler; Flavanols, Flavones, Flavanones ve Dihydrochalcones
• Flavonoidler; Quercetin and Luteolin
• Rooibos, içeriğindeki C-glucoside Dihydrochalcones Aspalathin ve Nothofagin Flovanoidleri ile zararlı etkisi olan serbest radikalleri tutarak saç derisinin korunmasında etkili role sahiptir. Böylece cilt hassasiyeti olan kişilerde Rooibos sayesinde cilt sağlığı korunur.
• İçerdiği zengin mineraller ile saçı besleyerek, saç uzama hızının artmasına da yardımcı olur.

• Anti-Oxidant ve radikal tutma özelliği:
• Son zamanlarda yapılan araştırmalar Rooibos un hücre bölünmesine karşı zararlı etkisi olan serbest radikalleri tutarak hücrelerin zarar görmesini önlediği ve bu sayede hücrelerin korunup saçların büyümelerini geliştirip ve dökülmelerine engel olduğu gözlemlenmiştir.
• İltihap ve tahriş önleyici özelliği
• Bilim insanlarınca yapılan araştırmalarda Rooibos, ciltte oluşabilecek tahriş ve alerjik durumlarda etkili olduğu tespit edilmiş olup, Rooibos sayesinde hassas ciltlerin koruması garanti altına alınmıştır.

• Ulusal kimya kozmotolojisi tarafından bağımsız bir laboratuvar olan Fransa Dermascan da saç kaybından şikayetçi olan bir grup üzerinde yapılan bilimsel bir araştırmaya göre 90 gün sonunda;
• Saç uzama hızı: Gönüllülerin % 89 unda saç uzama hızının kayda değer ölçüde arttığı  tespit edilmiştir.

• %67 si saç kaybının kalmadığı
• %78 i saçlarında fark edilebilen gelişme olduğu
• %45 i saçlarında orta seviyede saçlarında büyüme gözlendiği
• %63 ü saçlarının yumuşak ve güzel koktuğunu
• %67 si saçlarının genel olarak güzel göründüğünü söylemiştir.

• Okaliptüs yaprağı % 0,5-3,5  uçucu yağ içerir
• Tannis
• Polifenolik Asitler ( Gallic, Caffeic, Ferulic, Gentisic, Protocatechuic Asitler)
• Flavonoidler ( Quercetin, Rutin, Hyperoside, Eucalyptin)
• Wax
• Okaliptüs %70-85  oranında Eucalyptol içerir.
• Diğer bileşenler daha çok Monoterpene Hidrokarbonlar
• Az miktarda Sesquiterpenes

• Salgıları uyarma özelliği ile saç kökünü besleyen salgı bezlerini uyarır ve saç kökünün beslenerek saçların güçlenmesine yardımcı olur.
• Cildi arındırıcı tonikleme fonksiyonu sayesinde ciltteki ölü hücreleri temizler.
• Yara ve mantar oluşumunu önlemesi özelliği ile saç derisindeki enfeksiyonlar tedavi edilerek olası problemlere karşı saçlar koruma altına alınır.

Papatya uygulama olarak birçok alanda ve formda kullanılır. Örneğin; Çay, su buharıyla, renk verici olarak, geleneksel bitki ve saça parlaklık verici olarak kullanılır. Papatya etken maddeleri ile saç derisindeki gözenekler açılır ve saç kökünün beslenmesiyle güçlenen saçlar doğal bir parlaklık kazanarak kişiye ferah ve rahat bir his verir.

Aktif maddeleri;

• Esansiyel yağ
• Apigeninso   Bisabolene
• α – bisabololo   Borneolo   Farnesol
• Furfural
• Matricarin
• Chamazulene
• Chlorogenic Acid

Faydaları;

• Rahatlatıcı toksik etkisi ile saçlarınızı yıkadıktan sonra fiziksel olarak kendinizi iyi hissetmenizi sağlar.
• Gözenekleri açarak saç kökünün gerekli mineralleri almasını ve saçların güçlenmesini sağlar.
• Ciltte oluşabilecek iltihap ve tahrişlere karşı saç derisini korur.
• Doğal kına ile saça uygulandığında saçlara göz alıcı bir parlaklık verir.
• İçerdiği etken maddeler sayesinde kişiye ferahlık hissi verir.
• Saça tonik olarak uygulanıp ışığa maruz bırakıldığında saçın renk tonunu açar.
• Azulen içerir.
• Saç losyonu ve kremlerinde yumuşaklık hissi verir. 

• İçerdiği moleküler yapısından dolayı nemlendirici etkisi olan D-Panthenol, saç derisine nüfuz eden suyu hapsederek cildin nem dengesini korur.
• Saçlara ipeksi bir yumuşaklık kazanır.
• Saç derisine ve saça kazandırdığı nem sayesinde saçlar esneklik kazanarak kolay taranır
• Saçların koparak veya kırılarak dökülmesini önler.
• Antiseptik ve Antibakteriyel özelliği sayesinde, mantar sorununa karşı cildi korur. Bununla birlikte kepek ve kaşıntı gibi saç derisi rahatsızlıklarının oluşumunu azaltır.
• İnsan vücudunu etkileyen birçok mikroorganizma Bal sayesinde yok olur.
• Bal içinde bakteri barındırmamakla kalmaz aynı zamanda bir bakteri yok edici olarak kullanılır. Örneğin Antibiyotiklere karşı dirençli olduğu bilinen MRSA ( Metisiline Reziztans Staf Aureus) bakterisinin Bala karşı koyamadığı tespit edilmiştir.

• Olgunlaşmamış meyvelerinin kabuklarında uçucu yağ,
• C vitamini
• Pektin
• Hesperidin
• β-karoten

• Saç derisi için güçlü bir Antioksidan kaynağı olan β-karoten içerir.
• Koruyucu ve arındırıcı etkiye sahip olduğundan serbest radikallerin saç üzerindeki etkilerini azaltır.
• Elastin ve Kollajen sentezine katılarak saç derisini onarır, besler ve saçın büyümesinde etkili bir rol oynar.
• C vitamini ile saçı beslerken nem dengesini ayarlar ve güçlenen saçların sağlıkla parlamasını sağlar.

• Üzüm çekirdeği Karbonhidratlar, Proteinler, Yağ asitleri ve Vitaminler açısından zengin bir içeriğe sahiptir.
• Karbonhidrat olarak Selüloz ve Hemiselüloz,
• Protein olarak Leucine, Arginine, Cysteine, Valine, ve Phenylalanine,
• Yağ asitleri olarak Linoleic, Oleic, Palmitic, Stearic asit
• Zengin oranda E vitamini içerirler.

• Üzüm çekirdeği ekstraktı Procyanidin etken maddesi içerir. Procyanidin, çok güçlü antioksidan özelliğe sahiptir.
• Procyanidin saç kaybını önleyerek yıpranmış saçları onarıcı etkisi ile doğal görünümüne kavuşturur.
• Procyanidin, saç hücrelerinin büyümesinde Plaseboya oranla daha fazla artış sağlar ve diğer maddelere oranla en hızlı çoğalmayı sağlayan etken maddedir.
• Hiçbir yan etki göstermediği de klinik testlerle kanıtlanmıştır.